Ali Babacan yaşıyor mu? Gerçek başkanın perde arkasına saklandığı partinin teknik adamı....

Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç, bugün köşesinde yazdığı yazıda AK Parti'den ayrılarak muhalefete soyunan ve Abdullah Gül'ün desteğiyle Deva Partisini kuran Ali Babacan'ı kaleme aldı. Partiyi kurmadan önce muhalefetin bel bağladığı Ali Babacan'ın lider olamayacağını söyleyen Ardıç, Babacan için "lidersiz parti diye bir ucube yarattı" dedi.


Ali Babacan yaşıyor mu? Gerçek başkanın perde arkasına saklandığı partinin teknik adamı....

 yaşıyor mu? Gerçek başkanın perde arkasına saklandığı partinin teknik adamı...

Giriş Tarihi: 10.04.2020  09:23 Güncelleme Tarihi: 10.04.2020  10:01

Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç, bugün köşesinde yazdığı yazıda AK Parti'den ayrılarak muhalefete soyunan ve Abdullah Gül'ün desteğiyle Deva Partisini kuran 'ı kaleme aldı. Partiyi kurmadan önce muhalefetin bel bağladığı Ali Babacan'ın lider olamayacağını söyleyen Ardıç, Babacan için "lidersiz parti diye bir ucube yarattı" dedi.

Ali Babacan yaşıyor mu?

İşte Sabah Gazetesi yazarlarından Engin Ardıç'ın "Ali Babacan yaşıyor mu?" başlıklı köşe yazısı

Virüse kurban vermedik herhalde, ölse haberi gelirdi...
Yaşıyor ve susuyor.
Sahi, böyle bir adam vardı.
Türkiye'yi kurtaracak büyük adam.
Türkiye batmıştı, "millet aç, aç"tı ya...
Hani Türkiye'yi kurtarmak için parti kuruyor kuruyor da bir türlü kuramıyordu...
Sonunda tuttu, partiyi en olmayacak günde kurdu, salgının başlangıcında!
Ekibini de gene en olmayacak zamanda açıkladı, salgının iyice yayıldığı günlerde.
Kimse üstünde durmadı, en "azgın" muhalif bile önemsemedi.
Zaten ekipte pek öyle tanınmış kimse, "flaş isim" falan da yoktu.
Bir bardak suda yaratılmak istenen fırtına davulcu yellenmesi gibi gürültüye gitti.
Babacan böylece ne müthiş bir "zamanlama ustası" olduğunu da göstermiş oldu.
Davutoğlu bile ara ara kafasını çıkarıp "pislik yapmayı" deniyor, Babacan'dan tık yok.
Oysa medyanın "kalleş kesimi" aportta bekliyor, Babacan iki laf etse onlar dörde beşe katlayıp satacaklar...
I ıh. Tık yok.
Yoksa memleket o kadar da kötü yönetilmiyor mu?

***

Bu kadar iddialı görünen bir adamın şu zor günlerde söyleyecek iki çift sözü olmayacak mıdır?
Şimdi olmazsa ne zaman olacaktır?
Yoksa, tahmin ettiğimizden çok daha dürüst bir adam da, muhalefetin "kuduruk" kesiminin ortaya saldığı pisliklere bulaşmak istemiyor mu?
Öyle ya, "ne gerek var şehir hastanelerine" de diyemez...
Hele hele, rezilliği iyice ele alanlar gibi "virüsü Tayyip çıkardı" hiç diyemez.
Utanır.
Tayyip Erdoğan virüsü bir Çinli'ye "yükleyip" onu Wuhan kentine göndermiş...
İnanılır gibi değil ama bunu da söylediler!
Babacan o kadar alçalacak bir adam değil.

***

Ama yükselecek bir adam da değil.
Babacan lider mider değil ve olamaz. Zaten "lidersiz parti" diye bir ucube yarattı, siz bunu "gerçek başkanın perde arkasına saklandığı parti" diye anlayınız.
Alt tarafı bir "teknik adam"...
Çıkmaz ayın son çarşambasında Başkan Gül'ün kuracağı hükümette ekonomi bakanı falan olur herhalde.
İlk icraatı da IMF'den yüklüce bir borç alıp Türkiye'yi gene emperyalizme yatırmak olur.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

Ali Babacan yaşıyor mu? Gerçek başkanın perde arkasına saklandığı partinin teknik adamı...

'ın yeni partisinde dikkat çeken isim! Derin 'nin RAND'cısı ile yoldaş!

10.03.2020 08:47

Yeni Partisi için İçişleri Bakanlığı’na dilekçesini veren ’ı köşesine taşıyan Sabah gazetesi yazarı , partinin kurucular kuruluna bakılırsa pek de başarılı olamayacağını ifade ederek, “Listede eskilerin yanında yeni isimler de var ama bir ikisi hariç hiçbirinin "siyaseten" bir karşılıkları yok” diye yazdı. Övür, kurucular kurulu arasında bulunan ’ın derin ’ye hizmet eden  ile çalıştığına da dikkat çekti.

Ali Babacan'ın yeni partisinde dikkat çeken isim!

İşte Mahmut Övür'ün konuyla ilgili o yazısı:
Yeni bir parti daha siyaset arenasına çıkıyor. Doğrusu muhalefet cephesinde yeni bir partiye ihtiyaç olduğu anketlere yansısa da, o ihtiyacı 'ın karşılamayacağı daha önce yaptığı açıklamalarla anlaşılmıştı. Şimdi kurucular kuruluyla da tescil edilmiş oldu. Listede eskilerin yanında yeni isimler de var ama bir ikisi hariç hiçbirinin "siyaseten" bir karşılıkları yok.

Karşılığı olabilecek olanların da Babacan dahil eski li olmaları bir paradoks oluşturuyor. Bu yüzden partinin genel başkanı olacak Ali Babacan bile partiyi tarif etmekte zorlanıyor:
"Siyasi yelpazenin tam ortasında ana akım bir parti olacağız"
Ne savunacakları konusunda da mevcut partileri, hatta tabela partilerini bile aşamayan bir yaklaşım var:
"Temel ilkeleri ihya eden, özgürlükleri demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü ihya eden bu evrensel değerler temeline oturmuş kendi vatandaşı için çok daha yaşanabilir Türkiye'yi oluşturmak bugünün ihtiyacı."
Eski merkez sağ partilerinden gelen deneyimli bir siyasetçi, Babacan'ın çıkışlarını ve kurucular kurulunu şöyle değerlendiriyor:
"Listeyi gördüm, siyasette ağırlığı olanlardan çok siyasete hevesli ama büyük partilerde yer bulamayan ve sokakta karşılığı olmayan insanlar ağırlıkta. Seçim pazarlıklarında masada olma amacına uygun bir liste. Bunun ahaliyle bir alakası yok. Daha önemlisi AK Parti'de önemli görevlerde bulunduğu halde, hataları kalanlara yükleyip sevaplara sahip çıkılmasını bu millet yemez."
Açıklanan kurucular kurulu ve ortaya konulan siyasi söylem Babacan-ullah Gül ikilisinin yapabilecekleri tek şeyin, "pazarlık" olduğunu gösteriyor.

DERİN ABD'NİN RAND'CISI İLE BERABER
Saadet Partisi örneğinde olduğu gibi yeni sistem bu tür "pazarlık partileri"nin şansını arttırıyor. Buna bir çözüm bulunur mu bilemem ama bu gerçekten hareket eden derin ABD'nin düşünce kuruluşu  da "muhalefeti çeşitlendirin" önerisinde bulunmuştu.
Kim bilir belki de o öneriyi önerenlerden bir de Babacan'ın kurucular kurulunda yer alan 'dı. Çünkü Gürcan, 'de "orta kademe askerler rahatsız" diyerek "darbe" olasılığından söz eden derin ABD raporuna en çok katkı veren isimdi.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!

"Fox'un kadrolu ekonomisti 'ın devri bitti! Yaşasın Keynes!"

10.04.2020 09:15

Sabah Gazetesi yazarı , bugünkü nda  kuran 'ın son açıklamalarına ilişkin çarpıcı tespitlerde bulundu. Güngör, "Yıllarca  ve Başbakan Yardımcılığı yaptığı dönemlerde yüzüne bakmadığı dar gelirlileri, işçileri, ücretli çalışanları bir savunuyor ki, sormayın." dediği Babacan için "Babacan gibi sermayenin ya da piyasanın kurtarıcı iktisatçıları için alarm zilleri çalıyor..." ifadelerini kullandı.

Babacan'ın devri bitti! Yaşasın Keynes!

Sabah Gazetesi yazarı Dilek Güngör'ün bugünkü köşe yazısı şöyle:

Fox'un kadrolu ekonomisti dün yine ekrandaydı.
Sabah sabah ne dediğini dinleyim, dedim.
Yıllarca  ve Başbakan Yardımcılığı yaptığı dönemlerde yüzüne bakmadığı dar gelirlileri, işçileri, ücretli çalışanları bir savunuyor ki, sormayın.
Duyan da toplumun ihtiyacı olan kesimlerini çok önemsediğini, sosyal politikaları tüm hayatı boyunca benimsediğini filan sanır.
Belki birçoğunuz kendisinin bakanlık yaptığı dönemleri unuttunuz.

Hatırlasınıza...
IMF mektuplarından övünerek bahsederdi.
Bir bakardık, içinde emekçilerle ilgili yıkım dolu maddeler çıkardı.
Fon sufleyi verirdi, kendisi hemen Türkiye'de ikna turlarına başlardı.

YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN