Eski büyükelçi Gürcan Balık'a FETÖ'den verilen hapis cezası onandı..

Son dakika gelen bilgilere göre Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ve Ahmet Davutoğlu'nun danışmanlığını yapan eski büyükelçi Gürcan Balık'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasını onadı.

Son dakika: Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu'nun danışmanlığını yapan eski büyükelçi Gürcan Balık'a FETÖ'den verilen hapis cezası onandı

Giriş Tarihi: 6.5.2020  11:09 Son Güncelleme: 6.5.2020  11:30

Son dakika haberi... Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ve Ahmet Davutoğlu'nun danışmanlığını yapan eski büyükelçi Gürcan Balık'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasını onadı.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün dış politika başdanışmanlığını yapan eski büyükelçi Gürcan Balık'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasını onadı.

Ankara 29. Ağır Ceza Mahkemesi, Gürcan Balık hakkında, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) üye olduğu gerekçesiyle 6 yıl 3 ay hapis cezası vermişti.

Davayla ilgili istinaf başvurusu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesince esastan reddedildi.

Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay 16. Ceza Dairesine geldi.

Daire, Gürcan Balık hakkındaki hapis cezasını onadı. Gerekçede, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun elde edildiğinin belirlendiği, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandığı kaydedildi.

Gerekçede, sanık hakkında eylemlerin doğru nitelendirildiği, kanunda öngörülen suç tipine uyduğu da belirtildi.

Son dakika: Eski büyükelçi Gürcan Balık'ın cezası onandı

Son dakika gelen bilgilere göre Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ve Ahmet Davutoğlu'nun danışmanlığını yapan eski büyükelçi Gürcan Balık'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasını onadı.

Ankara 29. Ağır Ceza Mahkemesi, Gürcan Balık hakkında, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) üye olduğu gerekçesiyle 6 yıl 3 ay hapis cezası vermişti.

Davayla ilgili istinaf başvurusu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesince esastan reddedildi.

DOSYA 16. CEZA DAİRESİNDE

Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay 16. Ceza Dairesine geldi.

Daire, Gürcan Balık hakkındaki hapis cezasını onadı. Gerekçede, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun elde edildiğinin belirlendiği, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandığı kaydedildi.

Gerekçede, sanık hakkında eylemlerin doğru nitelendirildiği, kanunda öngörülen suç tipine uyduğu da belirtildi.

Amerikan tezgahı yıllar sonra yeniden devrede! Babacan, Gül ve Davutoğlu da aktörleri

Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç, bugünkü köşe yazısında altmışlı yıllarda yaşanan "milli demokratik devrim zırvasını" kaleme alarak "Bu görüşün sahiplerine göre milli burjuva devrimi yapacak, sonra da iktidarı sosyalistlere teslim edecekti! Herhalde burjuva salak olduğu için kendi kuyusunu kazacak, intihar edecekti." dedi. "Bu zırva bir Amerikan tezgahıydı. Bir tuzaktı. Amaç yükselmekte olan sosyalist hareketin (Türkiye İşçi Partisi'nin) önünü kesmek, onu "kırmak" ve gençliği sokağa, yasa dışı eylemlere itmekti. Ki arkadan da bir darbe gelebilsin." diyen Ardıç, "Bugün de birçok Kemalist benzer bir aymazlık içindedir." ifadelerini kullandı.

İşte Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç'ın "İslamcı Kemalistler" adlı köşe yazısı:

Altmışlı yılları yaşamış olanlar, eh madem evlere tıkıldılar ve yapacak iş de yok, o dönemin gözdesi olan "milli demokratik devrim" zırvasını şöyle bir hatırlasınlar...
Bu görüşün sahiplerine göre milli burjuva devrimi yapacak, sonra da iktidarı sosyalistlere teslim edecekti! Herhalde burjuva salak olduğu için kendi kuyusunu kazacak, intihar edecekti.
Ülkede bir milli devrim yapılmıştı, demokrasiye dönüleli de epey oluyordu ama bunu saymıyorlardı...

       Bu zırva bir Amerikan tezgahıydı. Bir tuzaktı.

Amaç yükselmekte olan sosyalist hareketin (Türkiye İşçi Partisi'nin) önünü kesmek, onu "kırmak" ve gençliği sokağa, yasa dışı eylemlere itmekti. Ki arkadan da bir darbe gelebilsin.
Başardılar. Bütün öğrenci eylemleri bu MDD zırvasının piyasaya sürülmesiyle başladı.
Tabancayı kapan, parkayı giyen kendini sokağa attı.
Sonuçlarını biz yaşadık, gençler de öğreniyorlar.

Bugün de birçok Kemalist benzer bir aymazlık içindedir.
Kürt ayrılıkçıları Kemalistler'e "Tayyip'e karşı birleşik cephe" diye bir safsata dayattılar.
FETÖ de bunu var gücüyle destekliyor tabii.
Bu da bir Amerikan tezgahıdır.
Gerçi içlerinde Atatürk'ün mezarından kalkmasını ve yeniden Samsun'a çıkmasını bekleyecek kadar dangalak olanları da yok değil ama, Kemalistler esas olarak "Tayyip Erdoğan'a küsmüş olan İslamcılar'dan" medet umuyorlar. Kürt ayrılıkçıları da ellerini ovuşturarak bekliyor.
Osmanlı hayalleri kuran ve "Davutoğlu Ahmet Paşa" sıfatıyla Suriye'yi ele geçirme düşleriyle yaşayan bir nankör... (Yavuz Sultan Selim gibi oradan da Mısır'a mı uzanacak?)
Eski "umur ve ikbal devrinin" tadı damağında kalmış, bunun özlemi içinde bir Abdullah Gül, daha doğrusu Hayrünnisa Gül... ("Cherchez la femme!"... Fransız atasözü... Kadını arayınız!...)
Tıpkı Kemal Derviş gibi Amerika'nın ve IMF'nin "mutemet adamı" bir Ali Babacan...
Rengi tam olarak bilinemeyen "siyasi aksesuar" bir Akşener...
Programa ilaveten, 65 üstü de değil 85 üstü cami cemaatinin lideri Temel Reis...

YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN